Kayıtlar

Ekim, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
Nazım Hikmet Ran Bir Ayrılış Hikayesi... Erkek kadına dedi ki:  -Seni seviyorum,  ama nasıl,  avuçlarımda camdan bir şey gibi kalbimi sıkıp  parmaklarımı kanatarak  kırasıya  çıldırasıya...  Erkek kadına dedi ki:  -Seni seviyorum,  ama nasıl,  kilometrelerle derin, kilometrelerle dümdüz,  yüzde yüz, yüzde bin beş yüz,  yüzde hudutsuz kere yüz...  Kadın erkeğe dedi ki:  -Baktım  dudağımla, yüreğimle, kafamla;  severek, korkarak, eğilerek,  dudağına, yüreğine, kafana.  Şimdi ne söylüyorsam  karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana..  Ve ben artık  biliyorum:  Toprağın -  yüzü güneşli bir ana gibi -  en son en güzel çocuğunu emzirdiğini..  Fakat neyleyim  saçlarım dolanmış  ölmekte olan parmaklarına  başımı kurtarmam kabil  değil!  Sen  yürümelisin,  yeni doğan çocuğun  gözlerine bakarak..  Sen  yürümelisin,  beni bırakarak...  Kadın sustu.  SARILDILAR  Bir kitap düştü yere...  Kapandı bir pencere...  AYRILDILAR...